Beklenen, beklendiğinden de erken oluyor.
Geçenlerde bir sanayi tesisi, yıllardır çalıştığı acentesinden yenileme teklifi istemiş. Acente hemen münhasır çalıştığı sigorta şirketine gitmiş. Burada aylardır yazıyorum, sektör bangır bangır bağırıyor. Kapasiteler düşüyor, risklerden çıkıyorlar, fiyatlar artıyor diyoruz.
Sigorta şirketi acentesine en fazla %40 hisse verebilirim deyince ortalığı bir telaş almış. Acente elinde yenileme bedelleri, kapı kapı şirketleri gezmeye başlamış.
Bayağı bir sigorta şirketiyle görüşmüş , kendi çabasıyla kapasiteyi %70'e kadar çıkarmış. Dönmüş yine mevcut şirkete, istiyor ki kalanını da onlar tamamlasın. Ama şirket, benden bu kadar deyince kapasite %70'de kalmış.
Fiyatlar kaç kat artmış, sigortalı yüksek primi ödemeye razı, ama kapasite yok!
Bir tur daha dönmüşler ama, nafile... Acente çaresiz, durumu sigortalısına anlatmış. En azından %70 ile sigortalı olalım diyerek durumu kabul etmek zorunda kalmışlar. Bazı risklerde kapasiteler geçen yıl da zorlamıştı. Bu yıl da kapasitesi tamamlanamayan ya da teklif dahi alamayanları daha sık duyacağız gibi. Muhtemelen de "Sigorta şirketleri teklif vermiyor!" şikayeti şeklinde.
Geçen hafta reasürans brokeri bir meslektaşımla sohbet ettik. Reasürans brokerleri genellikle sigortalılarla direkt teması olmayan taraftalar. Fakültatif reasüransı Biraz Terminoloji-Reasürans başlıklı yazımda anlatmıştım. Reasürans brokerleri sigorta şirketleri veya aracılara ihtiyaç duyulan kapasiteleri sağlamada önemli bir destek. Ama bu, elinde az biraz bilgi ya da sadece sigorta bedeli tablosuyla gelenin kapasite bulacağı anlamına gelmiyor.
Brokere bir acenteden talep geliyor. Basit bir tabloda sigorta bedelleri ve hedef fiyat. Tabi broker bu bilgiyle çalışamayacağını belirtiyor ve detaylı bir risk raporu (EML- PML), kar kaybı hesaplama tablosu, finansal bilgiler, son 5 yıllık hasar datası gibi bilgileri istiyor.
Acente daha önce bu taleplerle karşılaşmadığı için önce itiraz ediyor, sonra da reasürans brokeri sigortalıyla masaya otursun anlatsın, sigortalı da bu bilgilerin neden sorulduğunu anlasın istiyor. Konuyu bilmek başka, anlatmak başka. Reasürans brokeri doğal olarak teknik uzman, sigortalının pek de bilmediği bir dilden ve sadece gündemde olan sigortası için konuşmaya geliyor, Diğer bağlı riskler ya da sigortalının diğer konularına değinmeye fırsat olamadan, anlatılanların da yarım yamalak anlaşılması çok büyük ihtimal.
Nitekim, broker piyasanın durumunu anlatıp, teklif için mevcut bilgilerin yeterli olmadığını, risk mühendisliği çalışması yapılması gerektiğini söylüyor; bu da sigortalı için hesapta olmayan bir maliyet. Sigortalı da acente de, tahmin edileceği gibi, risk teftişinin daha önce sigorta şirketleri tarafından yapıldığını, buna ek bir para harcamayacaklarını söylüyorlar. Süreç tıkanıyor.
İşte bu da alışkanlıklarımızın değişmesi gerektiğine dair diğer bir gösterge...
Sigorta şirketlerinin bünyelerindeki risk mühendisleri , şirketlerinin risk kabul kriterleri çerçevesine göre hazırlanmış bir "checklist" üzerinden riski değerlendirir ve yine sigortacı perspektifiyle durum tespiti yaparlar. UW da buna bakarak olumlu ya da olumsuz karar verir ve uygunsa fiyat ile kapasiteyi bildirir. Bu risk teftişi çalışmasıdır, yani durum/sonuç raporudur.
Risk mühendisliği ise daha geniş bir perspektif sunar. Risk mühendisi işletmeyi her yönden inceler, evraklarını toplar; çevresel ve ekonomik faktörleri de dikkate alarak risklerin tanımını yapar; gerçekleşme olasılıklarını, gerçekleştikleri senaryoya göre fiziksel ve finansal etkilerini hesaplar. Bu o kadar kıymetli bir çalışmadır ki, sigortalının gelecekteki yatırımlarını planlamasına, kısa vadede alabileceği önlemlerle, ilk örnekte bahsettiğim gibi sorun yaşanmaması için, kapasite ya da teklif sunan sigorta şirketi sayısının artmasına yardımcı olur. Çünkü bunlar calculated (ölçülmüş) risklerdir ve UW için sigortalının risk farkındalığı, bilinci ve işletmesine verdiği önemi yansıtması bakımından pozitif algı yaratır.
Hatırlarsanız risk mühendisliğinin olmadığı bir durumda neler yaşanabileceğini İnegöl yangınlarında gördük. Bu olay hakkında 3 yazılık bir seri paylaşmıştım. Bu serinin ardından konunun önemine dikkat çekmek isteyen pek çok risk mühendisi takipçimle iletişimim oldu. Geçen hafta da paylaştım, risk mühendisliği çalışması olmadan sigorta bulmak zorlaştı. Ayrıca sadece bir rapor olması yeterli değil, bunun takip edilmesi ve kaydedilen ilerlemelerin sigortacıyla paylaşılması gerekiyor. Neden mi?
Birçok sigortalının poliçesinde dikkat etmediği bir kısım var: Teminatın hangi şartla verildiği ya da diğer adıyla "Subjectivities".
Risk teftişi sonrasında poliçelere konan notlar, hasar anında incelenir ve o notlarda yer alan önlemlerin yerine getirilmiş olması beklenir. Bu notlar iki şekilde olabilir: İlki tavsiye niteliğinde, diğeri ise teminatın geçerli olması için yerine getirilmesi gereken şartlar.
Buna örnek olarak birkaç yıl önce bilinen bir kurumun sigorta poliçelerine talip olduğumuzda karşılaştığımız durumu anlatayım. Hatırı sayılır tutarda prim ödeyen sigortalı, rekabete girmemizi istedi. Poliçelerini incelemek ve neler yapabileceğimize bakmak istediğimizi söylediğimizde talebimizi makul karşıladı ve bilgilerini paylaştı.
Sabit kıymet poliçelerini inceledik, banka kanalıyla yapılmış, YYİ neredeyse bedava, deprem primine yazılmış poliçelerdi. Gelin görün ki işletmede kurutma fırınları var, soğuk hava depoları var, kullanılan ya da üretim süreci esnasında oluşan gazlar var, var da var. Poliçelerin notlarını görünce hemen uyarma ihtiyacı hissettim, zira sigorta şirketinin risk teftişinden sonra poliçeye gazlardan kaynaklı patlama ve infilakların hariç olduğu, yangın izolasyonu için belirtilen özel malzeme kullanılmazsa her türlü yangının istisna olduğu, sprinkler sistemi gibi bir sürü risk önleminin alınmasının şart olduğu yazılmıştı. Sigortalı bunlardan habersizdi, önlemleri yerine getirmemişti, üstelik asıl riskinin sigorta edilmediği poliçelere milyonlarca prim ödemişti. Şaşırtıcı bir şekilde itirazını bize yaptı! O gaz öyle patlamaz, sigortacıların yeni teknolojilerden haberi yok, dedi demesine de, itirazını bize değil zamanında sigortacısına yapması gerektiğini söylemek zorunda kaldık. Tabi bu esnada poliçeleri takip eden yardımcısına bakışını unutamıyorum. Belli ki toplantının kalanı aralarındaki tartışmalarla geçecekti, yardımcı olmaya hazır olduğumuzu söyleyip, izin isteyip ayrıldık. Sonrasında ne oldu bilmiyorum.
Poliçelerde risk teftiş notlarına daha çok rastlayacağımız bir dönem başlıyor. Eskiden sadece prim pazarlığı yapılan günler geride kaldı.
Risk mühendisliği hizmeti saha ziyareti, bilgi toplama, teftiş, yatırım planlama, analiz ve sonrasında takip (monitoring) olduğu takdirde etkili olur. Sigorta şirketleri önlemlerdeki ilerlemeyi takip etmeyebilirler, ancak periyodik güncelleme isteyeceklerdir. Bu güncellemeler sigortalının sorumluluğunda olduğundan, hem uygun hem de doğru yatırımların yapılması için kurumun iç ve dış kaynaklara ihtiyacı olacaktır.
İşte tam da bu nedenle, risk mühendisliği bir kerelik alınan bir hizmet olmanın ötesine geçiyor. Kurumun büyüklüğü ve faaliyetlerin türüne göre mühendislik hizmeti alınması artık "olsa iyi olur"un ötesinde bir gereklilik.
Bu amaçla, bu konuda bilgi ve tecrübesine güvendiğim uzmanlarla öncelikle sigortalılara ve dolaylı olarak da sigortacılara hitap eden bir Risk Mühendisliği Hizmet Paketi hazırlandı. Hizmet başlıkları standart ama içerik tamamen işletmenizin özellikleri ve yatırım bütçenize göre sizin için tasarlanıyor; eş zamanlı olarak sigorta sözleşmelerinizle birlikte harmanlanarak ortaya birbiriyle uyumlu, esnek ve sektörün getirdiği değişiklik ya da uygulamalara çabuk adapte olmanızı sağlayan işletmenize özel bir tasarım çıkıyor.
Yazının başında paylaştığım örnek gibi, kapasitesinin tamamlanamadığı ya da teklif bulmakta zorluk yaşayan işletmeler başta olmak üzere, her endüstri için risk mühendisliği hizmetleri gerekli. İşletmelerin risklerinin yönetimine, sigorta programlarının sürdürülebilirliğine katkısı olacağına emin olduğum bu ürün hakkında bilgi almak isteyenlerin mesajlarını bekliyorum.
Herkese kolaylıklar dilerim.
#kapasite #sigorta #yangin #deprem #analiz #eml #pml #riskmuhendisi #riskmonitoring #reasurans #danismanlık #subjectivities #attention #dikkat #riskengineering
Kommentare