top of page
Yazarın fotoğrafıZeynep Turker

OLAN OLDU, SONRA NE OLDU ?



Gerçekleştiğinde dünyada gündem olan ve ekonomik boyutlarıyla da etkileri yayılan ve yıllarca süren pek çok olay yaşanıyor. Açıkçası olaylar gerçekleştiğinde hepimiz pür dikkat ne oldu diye izliyor bir süre sonra da takip etmeyi bırakıyoruz. Ama gelin görün ki durum sigorta piyasası açısından aynı değil. Global reasürans piyasasının güçlü şirketleri son 10 yılda kat be kat artan doğal afet zararlarına dikkat çekerken, yangınlar, kazalar da artıyor.


Hafızalarda yer eden büyük olaylardan sonra bakın neler olmuş? Sigorta sektörünün neler bekliyor ?


6 Şubat 2023 Depremleri; Deprem bölgesindeki sanayi ve İskenderun Limanı


Hatay- Depremden en çok etkilenen Hatay da 13 bin 500 bina yıkılırken, 48 bin 422 adet işyeri bulunmaktaymış. Küçük sanayi sitesindeki 3 bin işletmeden yaklaşık 2 bini orta hasarlı, yıkık ya da yıkılmış yıkılmayan işyerleri de hafif hasarlı durumda. Nispeten daha iyi durumda olan Antakya OSB'deki fabrikaların üretim kapasiteleri, daha çok istihdam kaybına bağlı olarak yüzde 50 ila 80 oranında azalmış; çünkü 1 milyon 670 bin olan nüfusun yaklaşık 560 bini göç etmiş.


Sanayi bölgelerinin yüzde 60-70 oranında ciddi hasar aldığı Kahramanmaraş'ta küçük sanayi sitelerinde 2500 işyerinin 1.200'ünün kullanılamaz hale geldiği belirtiliyor. TUSAŞ’ın Maraş'ı merkeze alan yatırım projesi ise önemli bir motivasyon kaynağı olmuş. Kahramanmaraş'ta istihdamın artması için yeni politikalar, yeni yatırımcı sektörlerin oluşturulması ve barınmanın çok yönlü çözüme muhtaç olması öncelikli 3 beklenti 


Gaziantep'te de göç de ciddi iş kayıplarına neden olmuş. İhracatta 10 Milyar USD ye ulaşan Gaziantep'de en önemli 3 beklenti , lojistik çözüm, finansmana erişimde kolaylaşma ve vergi yükünde azalma olarak öne çıkıyor.


Elazığ'da OSB’lere yönelik yeni arsa talepleri ve TOKİ'nin deprem konutlarının sorunların büyük ölçüde önüne geçtiği belirtilirken öncelikli 3 beklenti ise,  yeni kredi desteği ile şehrin yeniden inşa edilmesi, yıkım sonrası projeler için bürokrasinin azaltılması ve tarım ve hayvancılığın desteklenmesi.


Depremler sonrası sigortalılık oranının çok düşük olduğu ve koruma açığının %96 olduğu çok konuşuldu. 105 ile 130 Milyar arasında olduğu söylenen zarar bilançosunun çok az kısmı sigortadan tazmin edilebildi. Depremler sonrası yıkım ve kayıplar global piyasasının Türkiye risklerine bakışını etkiledi, kapasitelerde daralmalar oldu, fiyatlar arttı, koşullar değişti.


İskenderun Limanı -6 Şubat depremlerinde günlerce süren yangınla zarar göre İskenderun Limanı yükleme ve boşaltma operasyonları durmuştu. Danimarkalı denizcilik devi Maersk "Limanda tüm operasyonların durmasına sebep olan ciddi yapısal hasalara ek olarak yolların da büyük ölçüde zarar görmesi ve kamyon sevkiyatının olmaması nedeniyle tüm rezervasyonlar için varış yeri değişikliği yapmaları gerekeceğini duyurmuştu.

Yangında dolu sahasındaki 5 bin 400 konteynerden 3 bin 670’i, yaklaşık 1.730 konteyner de içindeki yüklerle birlikte yandığı belirtiliyor. İskenderun Uluslararası Liman İşletmesi sürdürdüğü titiz ve hızlı onarımlarla yükleme ve boşaltma işlemlerine de kısa sürede başlamış. Depremden bir yıl sonra limanın deprem öncesi kapasitesinin %80 ine ulaştığı ve yeni yatırımlarla kapasitesini daha da artırma hedefleri olduğu açıklandı.


Deprem ve yangın sonrası İskenderun Limanı sigortacıların da yoğun mesai yaptığı yerlerden biri oldu. Pek çok liman işletmesi bu olay sonrasında sigorta poliçelerini gözden geçirdi ve iyileştirmeler üzerinde çalıştı.


Evyaport

17Mart 2024 de Hong Kong bandıralı YM Witness isimli gemi rıhtıma yanaşırken çarpmış yükleme vinçlerin devrilmesine bazı konteynerlerin denize düşmesine sebep olmuştu. Evyaport LinkedIn hesabından yaptığı duyuruda hasarlanan vinçlerin ve konteynerlerin taşınmasını 27 Nisan 2024 itibariyle tamamladıklarını, tüm yanaşma yerlerini aktif hale getirdiklerini ve 1 SSG, 5 MHC, 26 RTG ve 52 YTT ile tam kapasite çalışmaya başladıklarını duyurdu.


Liman Riskleri ve Pandi paylaşımımda belirttiğim gibi Evyaport'taki kaza sigorta dünyasında da uzun süre gündemde kaldı. Hasar dosyalarının incelenmesi ve tazminat görüşmeleri hala devam ediyor.


Baltimore Francis Scott Key Bridge Köprüsü- Dali

26 Mart'ta konteyner gemisi Dali Baltimore limanından çıkarken Key Bridge köprüsüne çarpmış, bu köprünün tamamen yıkılmasına neden olmuş kazada altı kişi hayatını kaybetmişti. "Maryland Ulaşım Otoritesinden (MDTA) yeniden inşa için bu sefer hafif raylı sistem içeren tasarımlar da dahil olmak üzere teklifleri almaya başladı. Yeni köprünün maliyetinin 1.7 ile 1.9 milyar dolar arasında olacağı tahmin ediliyor ve hedeflenen tamamlanma tarihi 15 Ekim 2028

Key Bridge Köprüsünün yıkılması bugüne kadar karşılaşılan en büyük nakliyat sigortası hasarı olarak tanımlanıyor. Yaklaşık 4 milyar dolar olarak belirtilen hasar tutarı sadece ABD değil global reasürans piyasası tarafından karşılanacak.


Dubai Sel

Nisan ayında aşırı yağışlar sonrası sel felaketi yaşanan Dubai'de sadece konut sigortaları için 544 milyon dolar karşılık ayırılmış. Ayrıca konut kredi ödemelerinin en az 6 ay ertelenmesi, sigortası olsun olmasın araçların zararlarının karşılanması gibi pek çok talep ve uygulama konuşulmaya devam ediyor. Haziran ayı başındaki Dubai ziyaretimde sigortacıların araç depolamaları, temizlik masrafları ve araç sigortalarında ciddi hasar taleplerini yönettikleri bilgisini aldım. Daha önce sadece temizleme masraflarının 1 milyar dolar civarında olacağı öngörülen Dubai sel felaketinin reasürans piyasasına maliyeti çok daha yüksek olacak gibi görünüyor.


Almanya Sel

28 Mayıs ve 3 Haziran tarihleri arasında orta Avrupa da şiddetli yağmur Tuna Nehri'nin bazı bölümleri de dahil olmak üzere Almanya'nın güneyindeki Baden-Württemberg ve Bavyera'daki kentleri sular altında bıraktı.

Moody's açıklamasında "Baden-Württemberg'de sigorta yaptırma oranının %94 gibi yüksek bir seviyede olduğu göz önüne alındığında, konut kayıplarının büyük bir kısmı karşılanacağı ancak sigortalılık oranının %47 olduğu Bavyera'da durumun aynı olamayacağı belirtilmiş. Moody's RMS Event Response tarafından derlenen verilere göre, Almanya'daki son sel mağdurları için sigortalı kayıpların 2 ila 3,2 milyar dolar arasında olacağı tahmin ediliyor. Moody's, zarar tahmininin konut, ticari, endüstriyel, tarım ve otomobil sanayindeki sigortalı mal hasarı, bozulan içerik ve iş durmasını içeren analizlere dayandığını belirtmiş ve bu tahmine ulaşım ve altyapı işletmeleri, mahsuller veya İsviçre, Avusturya, Çekya, Macaristan ve İtalya'nın bazı bölgelerinde meydana gelen sel felaketlerindeki sigortalı kayıplar dahil değil, Daha fazla yağmurun yol açacağı yeni sel felaketlerinden kaynaklanabilecek potansiyel kayıpları da bu tahmin içinde yer almıyor. Almanya'da çok yaygın olan 'captive' sigorta yapıları bu selden ciddi anlamda etkilenecek gibi görünüyor.


Tüm olaylarda sigorta sektörü zararların karşılanması için gözlerin çevrildiği ilk yerlerden biri. Yaşanan bu olayların hepsinde ekonomik ve toplumsal kayıpların telafisinde sigorta ön planda. Hep altını çizdiğim gibi hayatın her noktasına ulaşan, büyük ya da küçük fark etmeksizin her türlü kurumsal ve bireysel üretim ve hizmet sektöründe varlıkların, bilginin ve kaynakların korunmasında ve sürdürülmesinde sigorta kritik öneme sahip .


Bugünlerde sigorta sektörünün gündeminde 2 endişe ön planda


Değişen tehditler ve gelişen riskler sigorta sektörünün doğasında var olan endişeler. Sadece sigorta piyasası için değil, sigortalılar, kendi kendini sigortalayan ya da Captive'i olan yapılar için bu değişen durumlara ayak uydurmak, sürekli bir öncelik olmalı.


Bunlardan ilki varlık- sabit kıymet (Property) piyasasında süregelen dalgalanma; ikincisi ise hızla gelişen siber sigorta ve siber güvenlik risk yönetimi . Bunlar şu anda sektörü etkileyen tek endişe kaynağı olmamakla beraber şirketlerin genel iş modellerini ve günlük operasyonlarını önemli ölçüde etkileyebilecek ve çok hızlı değişim gerektiren özelliklere sahip iki risk alanı.


Swiss Re 2024 1. çeyreğinde yayınladığı Sigma raporunda 2023 yılında doğal afetlerin 280 milyar dolar ekonomik kayba yol açtığını, bu tutarın 108 milyar dolarının (%40) sigorta kapsamında olduğunu ve önceki 10 yılın ortalaması olan 89 milyar doların üzerinde olduğunu belirtiyor.


Gallahger'ın raporunda 2024 yılı ilk çeyreğinde sigortalı kayıpların 20 milyar dolar olacağı öngörülüyordu.


AON un 2024 1. çeyrek Global Catastrophe Recap raporunda sigortalı hasarların 17 milyar dolara ve buna bağlı ekonomik kayıpların 45 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor.


Siber sigorta piyasasında ise her geçen gün artış söz konusu. Marsh ın raporuna göre siber sigortalarda ABD ve Kanada genelinde önceki yıllara kıyasla rekor seviyede tazminat talebinde bulunuluyor. Sağlık sektörü %17 ile başı çekerken, onu iletişim (%16), eğitim (%9), perakende/toptan satış (%8) ve son olarak finans kurumları (%8) takip ediyor.


Dünyada sigortacıların artık öngörülür ve beklenmedik olmaktan çıkan riskler nedeniyle bazı teminatlardan çıktığı ya da ihtiyari sigorta korumalarına geçtiği bir dönemdeyiz. Bu durumda risk yönetimi ile riskleri ortadan kaldırmak ya da etkilerini en aza indirmek için yatırımlar yapmak kaçınılmaz.


Tüm bu olayların sonrasını araştırırken, endüstride toparlanmanın hızı dikkat çekiyor. Bir afet ya da kaza sonrası sigorta, sadece zararın tazmin edilmesiyle değil, olaya bağlı olarak değişen ve zorlaşan koşulların daha güçlü atlatılması ve toplumsal iyileşmeyi hızlandıran katkıları nedeniyle de çok önemli.

Diğer taraftan üzerinden 17 ay geçmiş olmasına rağmen, deprem bölgesinde dile getirilen sorunların hala devam etmesi çok üzücü. Özelikle insanların barınma, sağlık, beslenme, eğitim gibi ihtiyaçlarının hala olması gereken seviyeye ulaşmaması, sanayinin zorlanması ve küçük işletmelerin yaşadığı finansal sıkıntıların her geçen gün artması, afet sonrası kriz yönetimi ve iyileşme sürecinde çok daha hızlı hareket edilmesi gerektiğini gösteriyor.


Bugünlerde kulağımıza bazı sigorta şirketlerinin sabit kıymet sigortalarında geçmişte olduğu gibi indirimler yapma eğiliminde olduğu söylentileri geliyor. Sektör rekor primler ürettiğini duyursa da istatistiklere göre sigortalılık oranı artmıyor, pazar sigortalı adedi bazında büyümüyor, global piyasalar ve ekonomik etkilerle artan bir prim üretimi var aslında.


Dünyada olan bitenlerin Türkiye piyasasına yansımaması beklenemez. 2023 ve 2024 başta treteler olmak üzere sigorta şirketlerimizin kapasite arayışlarının çok yoğun olduğu dönemler oldu. Dünyadaki gidişata bakılırsa reasürans piyasasında bir gevşeme beklenmiyor. Global sigorta piyasası daha ilk üç ayda milyarlarca dolarlık zararla karşı karşıya. Bu da primlerin hasar beklentilerini karşılayacak seviyelerde korunması gerektiğini, hatta daha önce de altını çizdikleri gibi gelecek hasar beklentilerini karşılayacak şekilde artmaya devam edeceğini gösteriyor.

Bana göre sigorta şirketleri sigortalı ile uzun dönemli çalışmak ve rekabette öne çıkmak istiyorlarsa, indirim yapmak yerine, sürdürülebilir sigorta programı için, hizmetlerini risk mühendisini gönderip tavsiyelerde bulunmanın ötesine taşıyıp, risk yönetimi yatırımlarına ve kriz yönetimine danışmanlık, hatta kaynak sağlayarak katkıda bulunmayı gündemlerine almalı. Bir taraftan risk yönetimi stratejilerinin bir parçası olarak aktif ve özenli bir risk yönetimi talep ederken, global piyasasın gidişatını hafife alıp, yaşananlardan ders çıkarmayıp, rekabet ve pazar payı kaygısıyla teknikten uzaklaşma hatasına düşüp, indirimler ve ticari jestler yaparlarsa "fiyatlar arttı, kapasite bulmada zorlanıyoruz , sigorta bulamıyoruz "denilen günlere tekrar yaşamak sürpriz olmaz.


Herkese iyi çalışmalar






Haber ve Yazı Bağlantıları;


31 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page