top of page
Yazarın fotoğrafıZeynep Turker

EVİNİN KADINI MI? KARİYER KADINI MI?



Geçtiğimiz yıl Kadınlar başlıklı yazımda kendi gözümden "kadın"ı paylaşmıştım.


Kadınlar, hayattan, iş dünyasından şu dünyaya gelmiş her canlı gibi payına düşen yaşamdan hak ettiği adil ve eşit payı hala alamıyor.


Dünyada, ülkemizde yaşam herkes için zorlaşıyor, kadınların yaşamı ise daha da zor bir hale geliyor. Toplumsal cinsiyet rolleri, artık ev hayatının yönetiminden kimin sorumlu olduğu ve evdeki iş bölümü gibi kimi konularda kadınların lehine gelişmeler olsa da, geleneksel olarak üstlenilen roller, aile ve iş hayatı arasındaki dengenin sağlanmasında kadınlar için hala erkeklerden daha zorlayıcı.


Her gün, çalışma hayatındaki kadınların günlük ajandalarına baktığımda işle sınırlı olmayan pek çok günlük konuyu da omuzladıklarını görüyorum. Bu zaten bir gerçek, evli ya da bekar, hayatın yönetimi, uzun ya da kısa vadeli her türlü konunun çözümü kadınlarda. Nasıl mı?


Geçen gün bir ziyaret esnasında erkek bir çalışanın çocuğunun okulundan aradılar. Merhaba, hoşbeş sohbet sonrası, dersleriyle ilgili bir konu olduğunu anladığım konuşmada, çok rahat bir şekilde, "Dersleriyle eşim ilgileniyor, kendisini arasanız, bir toplantıdayım" dedi. Eşi de oldukça yoğun tempoda çalışan bir kadın, o telefonu aldığında büyük ihtimalle işini yarıda bırakacak, dinleyecek ve ne yapacağına karar vermek için düşünecek. Yani işi bölünecek.


Oğlumun gittiği hiçbir okul, bir kere bile babasını aramadı. Ateşi çıkar, okulda bir sorun olur, hatta babası bile, şunu hallediver diye bile beni arar. Artık bunlara alıştık. Çünkü çalışan kadın olarak kariyerimizde ne yapacaksak ya da nereye varmak istiyorsak, yaşam paketimizin ayrılmaz parçası olan bu sorumluluklarımızı yerine getirirken ve ebeveyn, yaşam arkadaşı, evlat, kardeş olarak daha fazla fedakarlık, özveri, zaman bizden beklenecek.


Çocuğunun ateşlendiğini duyan kadın çalışan, o anda işini bırakıp gidemese bile işine odaklanmada zorlanacaktır şüphesiz. Ev kendi başına bir sistem, kapıdan içeri atılan ilk adım itibariyle arka planda kurgulanan bir sürü günlük iş listesi canlıya alınıyor. Kadınların aile ve ev düzenine erkeklerden daha fazla zaman ayırdığını ama hal böyleyken işyerinde geçen zamanın kadın ve erkekler için yine de aynı olduğu gerçeğini kabul edelim bir kere.


Pandemi sonrası LinkedIn'in işe alım verileri, işyerinde cinsiyet eşitliğinin azaldığını ve işe alınan kadınların oranının 2020'de keskin bir düşüş gösterdiğini ortaya koymuş.


WEF 2021'de yayınladığı makalesinde pandemi sonrası ünlü bir sigorta şirketinin, iş ilanlarını,  “yarı zamanlı” “iş paylaşımı” veya “esnek çalışma” kriterleriyle duyurduklarında, iş başvurusunda bulunan kadın sayısının %16 arttığını söylediği bilgisini paylaşmış.


İş ve ev yaşam dengesini sağlamakta oldukça başarılı olan kadınların, kariyerlerindeki ilerlemelerde ise erkelerden çok daha cesur olmaları gerekiyor. Bu zamana kadar pek çok proje ekibinde yer aldım. Adı üstüne proje, hesaplanır, ölçülür biçilir, ortak karar alınır ve yola çıkılır. Bir kaç istisna dışında, istenilen başarıyı yakalayamayan bir projede, proje sahibinin erkek veya kadın olması bile farklı değerlendiriliyor.

Hiç aklımdan çıkmıyor: İki farklı şirkette birbirine çok benzeyen iki proje hayata geçirildi. Ürünler çok benzer. Sonuçta iki şirket de beklediği sonucu alamadı. Proje sahibinin erkek olduğu şirketin yöneticisi "Denedik, ama istediğimiz sonucu alamadık" derken, proje yöneticisinin kadın olduğu şirketin yöneticisi, "Sonuç aslında belliydi ama çok tutturdu" dedi. İşte bu cinsiyet ayrımcılığı değil de nedir?


8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü


Bundan 167 yıl önce ABD New York'daki emekçi kadınların çalışma şartlarının iyileştirilmesi için yaptıkları grev ile tohumları atılan, 1909'dan itibaren de kutlanan Dünya Kadınlar Günü'nden bu güne dünyada kadın istihdamı ve eşit haklar konusunda gelinen seviyeye bakalım mı?


Dünya nüfusunun kadın erkek dağılımı birbirine yakın, %49,9 kadın, %50,1 erkek.

Çalışanlar arasındaki dağılım ise şöyle:

Erkek nüfusunun yüzde 75’i istihdam edilirken, kadınlarda bu oran yüzde 50’nin altında

Erkek ve kadın çalışanlar arasında eşit işler için ücret farklılığı ise yüzde 40’lara ulaşıyor. Hani gelişmiş denilen Avrupa ülkelerinde dahi yüzde 16’lara varan ücret farklılıkları bulunuyor.


Dünya Ekonomik Forumunun makalesinde 2024'te International Women's Day IWD web sitesinde Dünya Kadınlar Günü'nün teması #InspireInclusion


"Dünya Kadınlar Günü 8 Mart'ta.

Cinsiyet eşitliğinin olduğu bir dünya hayal edin. Önyargıların, klişelerin ve ayrımcılığın olmadığı bir dünya. Çeşitlilik içeren, eşitlikçi ve kapsayıcı bir dünya. Farklılığın değer gördüğü ve kutlandığı bir dünya. Birlikte kadınların eşitliğini sağlayabiliriz.

Hep birlikte #InspireInclusion yapabiliriz. Kadınların başarılarını kutlayabiliriz. Ayrımcılık konusunda farkındalık yaratın. Cinsiyet eşitliğini sağlamak için harekete geçin.

IWD herkese, her yere aittir. Kapsayıcılık, tüm IWD eylemlerinin geçerli olduğu anlamına gelir."



İş Hayatında Cinsiyet Eşitsizliği dünyada milyarca dolar kayba sebep oluyor. BM raporuna göre milyonlarca kadının yaşamı, bu eşitsizlik yüzünden tehdit altında.


BM'nin resmi teması bu yıl "Kadınlara yatırım yapın: İlerlemeyi hızlandırın". Birleşmiş Milletlerin Kadın Sayfasındaki The Gender Snapshot 2023 ü okumanızı tavsiye ederim.

BM, cinsiyet eşitliği, adaletin yanı sıra, buradaki dengesizliklerin insanlığa etkisini ve ekonomik sonuçlarına da dikkat çekiyor.


Ülkemizde de nüfusun kadın-erkek oranı çok benzer. Peki istihdama katılan kadın oranı?

TÜİK veri portalınden alınan bilgiye göre mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı %48,5. İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 246 bin kişi artarak 31 milyon 835 bin kişi, istihdam oranı ise 0,3 puan artarak %48,5 olmuş. Bu oran erkeklerde %65,8 iken kadınlarda %31,6 olarak gerçekleşmiş


Hayatı adil paylaşamadığımız gibi, iş hayatını da adil paylaşamıyoruz


Gelelim sektörümüze:

Türkiye sigorta sektörü, kadın istihdamı açısından diğerlerine göre eşitliğin yakalandığı bir sektör olarak ayrışıyor. İşyerinde cinsiyet eşitliği, kadınlar ve erkeklerin eşit fırsatlar ve sonuçlar elde etmesinin sağlanmasıdır. Ancak , üst yönetim ve karar verici görevlere baktığımızda sigorta sektörü bir "Erkekler Dünyası".

Yakından takip ettiğim sektör toplantılarında, panellerde neredeyse hep erkekler var.


Bir de "Cam Tavan" konusu var. İş yaşamı, verimlilik, işlevsellik gibi ögeleri artık daha öncelikli olarak değerlendirdiği için, ortam da nispeten eşitlikçi olabiliyor. Günümüz genç kadınları için kariyer anlamında, o cam tavanın artık eskisi kadar gerçek olmadığını düşünüyorum. Şimdi teknoloji, yeni eğilimler, yeni düzenler, yeni meslekler derken kadın erkek ayrımı geride kalmaya başladı, daha çok yetkinlikler çalışan seçimlerinde öne çıkmaya başladı. Genç nesil ailelerde, ev ve hayatla ilgili sorumluluklarda erkeklerin daha çok pay aldığını gözlemliyorum. Bunda elbette kadınların eğitim seviyeleri, yetkinlikleri, kariyerlerine ve kendilerine yaptıkları yatırımlara daha çok önem ve öncelik vermeleri de etkili.


Ancak belki de yaratılıştan, belki yıllardır benliğe işlenen roller yüzünden, kadınlar için kariyer fırsatları, sağlıklı iş-yaşam dengesi algıları, erkeklere göre daha farklı olabiliyor. Erkekler bu konuda daha hırslı iken, ya da kariyerlerine daha çok önem verirken, kadınlar esenlik ve evdeki huzur uğruna kariyerlerini öteleyebiliyorlar; genel beklenti bu yönde olunca, karar vermek zor gelmeyebiliyor. Genç bir çift çocuk sahibi olmaya karar verdiğinde, ben büyütürüm diyen erkek partner yok denecek kadar az.


Bir de madalyonun diğer yüzü var. Kariyeri bırakıp gerçekten de evine ve çocuklarına adanmış kadınlar da ayrımcılığa uğruyor.


Kadınların bile kendi aralarında konuşurken "O çocuk yerine kariyer yaptı" şeklindeki alttan altta tasvip etmediklerini ifade eden konuşmalar bitmeli önce.


Sigorta sektöründe de, diğer sektörlerde de, kariyer yaşamında kadınlar, üstendikleri yapısal ve geleneksel roller ve bunların getirdiği sorumluluklarına ek olarak, toplumsal ve işyerinde cinsiyet ayrımcılığı, baskılar, beklentiler karşısında çok daha cesur ve korkusuz davranmak zorunda, hatta hata yapma "lüksü" olmaksızın.


Kadın işi - erkek işi yakıştırmaları yerine, nitelik, yetkinlik, tecrübe, katkının değerlendirildiği, adil ve eşit iş yaşamı hepimizin hedefi olmalı. Bunun güzel bir örneği "avatar"lar. Sanal oyun ortamda cinsiyet, ırk ve görünümden bağımsız olan avatar önyargıları tamamen ortadan kaldırıyor, ve neyi nasıl yaptığı, ne katkı sağladığı, nasıl davrandığı, deneyimi, tavrı gibi tüm cinsiyet veya milliyet gibi etiketlerden bağımsız bir değerlendirme çıkıyor. İş hayatında da bu objektif yaklaşımı görmek dileğiyle


8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun


Dünyada her şey kadının eseridir." Mustafa Kemal ATATÜRK









49 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page