Özellikle nüfusun çok yoğun olduğu şehirlerde trafik çok ciddi bir problem. Özellikle büyük şehirlerde zamanımızın büyük kısmını trafikte geçiriyoruz. Buna ek olarak park yeri de diğer bir sorun.
Özellikle İstanbul'da uzun süredir devam eden taksi sorunu, toplu ulaşımın her noktada kullanımın yeterli olmaması, yolda geçen zamanı azaltmak için zaten var olan kurye, dağıtım gibi hizmetler için kullanılan motosikletlerin bireysel kullanımını da artırdı.
Son yıllarda hayatımıza giren scooter ve elektrikli bisikletler ise çığırından çıktı. İki adımlık kaldırımlarda ağaçlara, direklere kitlenen scooterlar yüzünden yürüyemiyoruz. Bu araçlarla yola çıkıldığında ise trafikte başka bir boyuta geçiyoruz. Bilgisayar oyunlarındaki gibi , her köşeden bir anda çıkan karakterler gibiler! Kırmızıda duruyorsun, yeşil yandı hoop bir tane scooter önüne atlıyor, sıkış tepiş trafikte motor sağdan düt düt diyor, yol aç diye ! Zaten motorların kırmızı ışık, ters yön, sağ sol dinledikleri yok, sağa sola kıvrıla kıvrıla aralardan geçiyorlar, yetmiyor gibi bir de çekilmemizi istiyorlar.
Geçen hafta toplantıya giderken, yan yoldan ana yola katılmak için bekliyorum. Soldan hızlı ve yoğun bir araç gelişi var, beklediğim yer zaten tek arabalık, sağımda kaldırım var, arkada da hadi hadi diyen bir araba olmadığı için acele de etmiyorum, soluma bakıyorum. Yol müsait olduğunda çıkmamla sağımda bir anda biten motosikletin sesi ve "Naapıyosun" bağırmasıyla ödüm koptu! İki kişiler, kask yok, sağımdaki kaldırımla benim aramdaki daracık boşluktan yola çıkıyorlar. Gerçekten çok kısa bir zaman diliminde korkunç şeyler olabilirdi, muhtemelen de ben suçlu olurdum. Olmasam bile, birine zarar verme düşüncesi bile korkunç!
Ve scooterlar.. Kaldırımlarda artık yürünmüyor. Buraya geçen gün çektiğim bir resmi koyuyorum. Yollarda da, durdukları yerde de sorun bu araçlar. Her ağaç veya direğe bağlanmış birden fazla scooter var. Kaldırımda giden scooterlar yayalar için, yoldakiler de sürücüler için tehlike. Üstelik Scooter kullanıcıları fiziksel olarak da korunmuyorlar. Kask, dizlik gibi koruyucu giysiler kullanılmadığı gibi, ters yönde gidenler, trafiğin ortasına dalanlar, kontrolsüz geçişler, hız derken bu bilinçsiz kullanımlar nedeniyle ölümler veya ciddi yaralanmalar meydana geliyor.
Ani şekilde bir anda ortaya çıkan scooterlar nedeniyle araç sürücüleri için trafikte seyretmek daha da zorlaştı. Bir de bunlara iki tekerli elektrikli bisikletler katıldı. Scooterlar sokak arasında, kaldırımda, ana yollarda, otoyollarda, üstelik ters yönde, yolun ortasında, üstünde yüklerle sürekli karşımıza çıkıyor. Geceleri daha da tehlikeli, yollar daha boş olduğu için tek bir aydınlatma ile daha da tedbirsiz kullanılıyorlar. Geçen yıl İzmir de 21bin üzerindeki scooter kullanıcısına kurallara uymama, alkollü sürüş, tehlike arzetme gibi sebeplerle işlem yapılmış.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın, İçişleri Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile birlikte hazırladığı elektrikli scooter (e-scooter)yönetmeliği 2021 Nisan ayında yayınlandı ve bu araçlara dair ilk defa bazı kurallar belirlendi. Yönetmeliğe buradan ulaşabilirsiniz.
Yönetmelik, scooter sayısı, trafikte uyulması gereken kurallar, yetki belgesi gibi konulara değinirken, kullanıcıların alması gereken güvenlik önlemleri ve sürüş esnasında kendilerinin ve başkalarının zararlarına neredeyse hiç değinmemiş.
Yönetmeliğe göre yetki belgesi sahipleri, çevreyi ve insan sağlığını koruma, çevre kirliliğini önleme amacıyla yürürlüğe konulan mevzuat hükümlerini bilmek ve faaliyetlerini bunlara uygun olarak yürütmekten sorumludurlar. Sigortaya ilişkin bir zorunluluğa rastlamadım.
Yetkili operatörler için scooterların sigortası da ayrı bir konu. Kullanıcı sözleşmesinde her türlü sorumluluk kullanıcıya devrediliyor. Kullanıcılar aldıkları risklerin ne kadar farkında ? Değilseler de söyleyeyim, operatörler herhangi bir sorumluluk almıyor.
Telefondaki bir uygulama üzerinden, doğru düzgün okumadan kabul edilmiş sorumlulukların herhangi bir kaza sonrası nelere mal olabileceği akıllarına gelmiyordur. Olası tazminatlar sadece zarar gören scooter bedeli ile sınırlı değil.
Ankara Büyükşehir Belediyesi operatörlere ferdi kaza ve üçüncü şahıs sorumluluk sigorta zorunluluğu getirmiş. Başka şehirlerdeki uygulamalar bilinmiyor. Scooter bir tek ülkemizde dert değil, böyle giderse yakında küresel bir sorun olabilir. Paris, Avrupa'da meydana gelen bir dizi ölümcül kazanın ardından, elektrikli scooter'ların kiralanmasını yasaklayan dünyadaki ilk şehir oldu. Nisan ayında yapılan referandumda e-scooter'ların yasaklanmasını isteyenlerin oranı yüzde 90 oldu. Neredeyse fikir birliği gibi değil mi?
Çevre ve temizlik için tavsiye edilen bu araçların getirdiği kolaylıkların yanında, çok daha sıkı denetimler ve kurallar gerektiren yönetmeliklere ihtiyaç olduğu muhakkak, kask kullanımı zorunlu tutulmalı mesela. Arka planda kask/dizlik kullanımının kiralamayı azalttığı gibi ticari bir endişe olduğu söylense de bu kabul edilemez.
Motosikletlerde ise durum daha vahim. Her saniye yemek , evrak veya teslimatlar için performans ve ödeme kaygısıyla tüm kuralları hiçe sayarak yollardalar. Daha hafta sonu motoru kullanırken bir yandan da cep telefonuyla mesaj yazan bir motor yüzünden ciddi bir kazadan kıl payı kurtulduk. Motorların bakımsızlığı, yarattığı gürültü ve egzoz kirliliği ise cabası. Bir de kişisel kullanımlar var ki, ailecek 4 kişi motorda, kask yok, güvenlik yok, insan hayatını hiçe sayar şekilde yollardalar.
Motosikletlerin sigorta yönünden korumaları olsa da, risk yönünden durumları ortada. Sigorta şirketleri her yıl önemli tutarlarda hasar ödüyor ve doğal olarak bu derece kontrolsüz bir riski sigorta etmekten kaçınıyorlar.
Yaz nedeniyle kalabalıklaşan yazlık şehirlerde çok ciddi risklerle karşı karşıya kalabiliriz, biraz dinlenmek ve keyiflenmek için çıktığımız tatilimiz burnumuzdan gelebilir. Sigorta boyutuna değinilmemiş olması nedeniyle, can sıkıcı bir durumla karşılaşmamak için yapabilecekleriniz sınırlı olsa da, tedbirli olmakta fayda var.
Kullanımının getirdiği avantajların kabusa dönmemesi için gerekli önlemlerin alınması, ceza ve yaptırımların daha sık duyurulması, otoritelerin denetimleri artırması ve sigortadaki boşluğun doldurulması için gerekli adımlarım atılması dileğiyle
Herkese kazasız ve keyifli günler dilerim.
Commentaires