Sigorta Haftası kapsamında 3. Uluslararası Sigorta Zirvesi 1 Ekim'de başladı. 2023 yılındaki ikinci zirvenin teması "Afetler Sonrası Zararları Azaltmak"tı. 2023 Şubat depremlerinin ardından gerçekleşen zirvede , depremin yıkıcı sonuçlarıyla baş başa kaldığımız günlerden, doğrulmaya çalıştığımız zamanlarda çok önemli bir kavram hayatımıza girmişti. Protection Gap- yani Koruma Açığı.
2024 yılı sigorta sektörümüz açısından zorlu değişimlere sahne oldu. Maliyetler hem sigorta şirketleri hem de sigortalılar için arttı. Sigorta şirketlerimizi ihtiyacı karşılamak üzere ek kapasitelerle kendilerini güçlendirdiler. Deprem sonrası belirlenen yol haritaları olumlu sonuçlar verdi.
Zirvenin açılış konuşmacıları ülkemizin koruma açığında diğer ülkelerle kıyaslandığı istatistiki veriler, dünyada koruma açığı durumları ve koruma açığının düşündüğümüzün gibi sadece afetlerle sınırlı olmadığı gerçeklerinin altını çizdiler. Günün ilk yarısı koruma açıklarına dair panellerden oluşuyordu. İkici yarıda ise konu hayat sigortaları ve emeklilik üzerineydi.
Kısa kısa konulara bakalım.
2023 de afetlerde küresel koruma açığının 2013 den bu yana 3,6% artarak 1, 83 trilyon dolara ulaştığından bahsediliyor. Koruma açığı denince aklınıza sadece afetler gelmesin. Bu yıl zirvede 4 ana alandaki koruma açıkları konuşuluyor. Bunlar
Doğal Afetler
Siber Riskler
Uzayan emekli yaşam süresi
Sağlık
Güçlü jeopolitik akımlar, üretken yapay zeka , doğal afetler ve iklim değişikliği, yaşam maliyetlerindeki artışlar, hepsi koruma açığında etkili. Öngörülere göre koruma açıklarının küresel GSMH'ın %18 oranında kaybına sebep olacağı düşünülüyor.
Artık daha uzun yaşıyoruz, bu da emekli olduktan sonra yaşam bitene kadar üretken olmadığımız sürenin daha uzun olduğu anlamına geliyor. Bu kimi araştırmalara göre eskiye oranla 8, kimine göre 15 yıl daha uzun. Yine insan ömrünün uzamasına bağlı olarak sağlık ihtiyaçları ve maliyetleri de değişiyor. İşte bu alanlarda oluşan "koruma açıklarının kapanmasında sigorta endüstrisi neler yapabilir?" sorusu, zirvenin temel sorusu.
Kamu ve özel sektörden konuşmacılar sektörün finansal dayanaklılığı konusuna özelikle değindirler. Orta vadeli ekonomik planda (OVP) sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm, ülkenin finansal dayanıklılığı odakta. Aynı zamanda insanları tasarrufa yönlendirecek çözümlere de ihtiyaç var.
Risk farkındalığının artması, finansal okur yazarlığın yaygınlaşması gibi konular kamunun ve özel sektörün gündeminde.
22 Ülkeden katılımcının geldiği Türkiye Randevusu Türkiye profilini dünyaya tanıtmayı amaçlamış. Yıllar içinde küresel piyasalarla ilişkileri yoğunlaşan Türkiye yurtdışı sigorta ve reasürans piyasaları için de gelişime açık fırsatlarla dolu bir bölge olarak değerlendiriliyor.
Konuşmacılar koruma açıklarının daha önce hiç bu kadar ön planda olmadığı yepyeni bir durumla karşılaştıklarını belirtiliyorlar. 2024deki doğal afetlerin dünyada 250 milyar dolar zarar sebep olduğu, bunun 100 milyar dolarının sigortalı olduğu bilgisi verilirken, dikkat çeken taraf ikincil riskler olarak adlandırılan sel çığ dolu gibi afetleri sigorta endüstrisine verdiği zararın, deprem fırtına gibi birincil risklerden daha yüksek olduğu. Buradaki sorun ise, deprem, fırtına modellemelerine oranla, ikincil risk modellemelerinin daha zayıf, öngörülebilirliğin daha düşük olması.
Koruma açığının gelişmekte olan ülkelerde daha yüksek olduğunu belirten konuşmacılar, başta altyapı ve bina yönetmeliklerindeki düzenlemelerin bu açığın azaltılmasına olumlu yansımalarına dikkat çektiler.
Siber risklerle ilgili koruma açıklarında ise, gerçekten hepimizi, 7/24 çalışan, yorulmayan , ürerken ve öğrenen yapay zeka ile karşı karşıyayız. Duygusuz denilebilecek bu ortam, insanların dayanma ve başa çıkma kapasitelerini zorlarken, siber risklerin yönetiminde yepyeni bir yaklaşım öne çıkıyor. Siber Hijyen. Konuşmacılar siber sigortaların ihtiyacın altında limitler ve kapsamlar sunduğunu, diğer taraftan risklerin gerçekleşmesi durumunda verebileceği zararın sigortanın karşılayabileceğinin çok üstünde olabileceğini vurguladılar. Siber Hijyen, iyi bir siber denetim ve risk analizi gerektiriyor. Sektörün bu konuda önü açık, siber risk sigortaları her geçen gün olgunlaşıyor ve kapasiteler artıyor.
Her ne kadar reasürans piyasasının sermayesi artsa da, her geçen gün artan riskler bu kapasitelerin doğru ve yerinde kullanımını gerektiriyor, işte risk seçimi ve risk yönetimi burada önem kazanıyor.
Koruma açıklarının kapanmasında doğru sigorta ve doğru danışmanlık faktörleri öne çıkıyor. Aracıların yetkinliklerini artırmaları, daha çok eğitim almaları ve sigortalıları doğru yönlendirmeleri sonucu sigortalıların doğru sigorta alarak, sektöre güvenmeleri ve doğal olarak sigorta yaptırmaya devam etmeleri birbiriyle çok ilintili.
Tam da bu noktada motivasyon konuşmacıları Ceyda Düvenci ve Mert Başaran'ın BES ağırlıklı yaptıkları sohbette, doğru danışmanlık, insanları tasarrufa yönlendirebilecek ip uçları, basit ve anlaşılabilir anlatımla , sigortalılığın artırılması, sigorta bilincinin küçük yaşlarda yerleştirilmesinin önemini vurgulamaları, koruma açığının kapatılmasında sorumluluğun sadece sigorta şirketlerinde değil, kamu, özel sektir işbirliği ve aracıların yetkinliğinin attırılması ile kesiştiğini ortaya çıkartıyor.
Zirvenin 1. gününde ikinci yarı hayat sigortaları, Bireysel Emeklilik Sistemi ( BES), planlanan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ve zorunlu sosyal sigortalar başlıklı panellerde, uzayan ömür, artan emeklilik dönemi ve tüm dünyada sosyal sigorta sistemlerinin zorlandığı alanlara değinildi.
İnsan ömrü uzadı, bu güzel bir şey, ama bu durum , emekli olduktan sonra yaşamımızın son gününe kadar arada geçen sürenin uzaması demek. Bu da sosyal güvenlik sistemlerini zorlayan bir durum. Çünkü üretmeyen kesim oransal olarak artıyor, üreten ve üretmeyenlere bakacak kesimin omzuna daha çok yük biniyor. Devletlerin emeklilik politikaları birbirinden farklı olsa da bu durum hemen her ülke için sorun. Bizim ülkemizde ise yapılan bazı uygulamaların sonucu durum biraz daha karmaşık. Bu nedenle devlet sürekli açık kapatmak durumunda kalıyor.
Ülkemizin GSMH nın 2024 sonunda 13.000 dolar seviyesinde olacağı belirtilse de, medya- yani yaygın olan yıllık gelir 4.000 USD. Bu tutar bırakın tasarruf etmeyi, yaşamanın bile kıtı kıtına ucu ucuna çoğunlukla borç harç ve yoksulluk içinde geçmesi demek. Sosyal güvenlik sistemindeki kayıt içindeki kayıt dışılık durumu daha da zorlaştırırken, insanların, yıllarca çalışmalarına rağmen, emekli olduklarında yaşamlarını sürdürmelerine yetmeyen emekli maaşlarına sebep oluyor. Bu nedenle ikinci koruma şart. Tamamlayıcı Emeklilik Sitemi çalışmaları tüm hızıyla sürerken, sistemin devreye alınması durumunda TES'in , BES in 20, OKS nin 7,5 yılda geldiği birikim tutarlarını 3 yıl gibi bir sürede geçeceği öngörülüyor. Bu uzun süreli fonlara ihtiyaç var.
Kamu sektörün finansal dayanıklılığı ve kısa vadede masada olan düzenlemelere odaklanmış durumda. .Sigorta şirketlerin kuruluş sermayelerinin banka sermayesi seviyesine getirilmiş olması önemli bir gösterge. ZAS (zorunlu afet sigortası) kısa sürede devreye alınacak. TES in çalışmaları devam ediyor- Seddk Başkanı bilgi kirliliğine dikkat çekerek, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'nde (TES) kıdem tazminatlarının hiçbir şekilde konu edilmediği bilgisini verdi. Katılım sigortacılığında ülkemizin önemli bir merkez olması hedefleniyor. Trafik sigortasında ise aşama aşama serbest tarifeye geçişin adımları atılıyor. Yakında özel sağlık sigortası (ömür boyu yenileme ve bekleme süreleri) yönetmeliği, hasar yönetmeliği, Üniversite öğrencileri için ÜniBES , Devlet Destekli Alacak Sigortalarının büyümesi ve yeni raporlama sistemi IFRS 17 SEDDK'nın gündeminde.
Biraz da 2025 den haber verelim.
global reasürans kapasitesi şuanda en yüksek seviyesinde , ama teminat kapsamlarının 2023 öncesine dönmesi beklenmiyor. Türkiye de Kahramanmaraş depremi öncesi koşullar ve şartları artık göremeyeceğiz gibi. Bölüşmeli treteler yerini yüksek konservasyonlara veya hasar fazlası tretelere bırakabilir. Sigorta piyasası son drece disiplinli ve dikkatli. Kapasiteler artsa da artık fiyatlar düşmeyecek .
Zirvenin 1. günü akşamında TSB nin düzenlediği Makale Yarışmasının ödülleri verildi. İlk 5 e giren makaleler TSB web sitesinde yayınlanacak.
Bireysel tasarrufların ve risk yönetiminin oldukça önem kazandığı bu günlerde, geçenlerde sosyal medyada gördüğüm bir paylaşımı , sizlerle paylaşmak isterim.
"Günde 200 TL tasarruf ylda 73.000 TL
Günde 20 Sayfa kitap okuma yılda 30 kitap
Günde 10.000 adım , yılda 70 maraton demek.
Küçük alışkanlıkların gücünü küçümsemeyin."
Kahve aralarında yine harika sohbetlerin olduğu zirvenin bugünkü konuları ise deprem ve modellemeler,
Zirvedeyiz, takipteyiz.
Herkese kolaylıklar
#sigorta #rendezvous #risk #protectiongap #emeklillik #bireyselemeklilik #hayat #modelleme #siber #cyber #cyberhygene #deprem #sel #earthquake #natcat #capacity #reinsurance
コメント