Kurumsal sigortacılıkta yıl sonu çok yoğun bir dönemdir. Sigortalı ile geçirilen bir yıl, yaşanan hasarlar, poliçe dönemi içindeki değişiklikler derken gelecek dönemin sigorta yapısı şeklini alır. Aralık ayının ortasından itibaren yavaş yavaş yenileme teklifleri gelmeye başlar.
Son yıllarda gelirler azalıp, maliyetler çılgın bir seyir izlediği için her yıl yapılan pazarlıklar bu yıl daha sert geçiyor. Primlerin yükselme nedenlerini daha önce paylaşmıştık, pazarlık görüşmelerinde veya rekabet yaratmada hedef maliyeti düşürmek . Bu esnada alınan kararların sonuçlarını bilerek hareket etmek çok önemli.
Bazı sigorta tiplerinde ve teminatlarda uygulanan zorunlu fiyat tarifleri nedeniyle indirimler sınırlıdır ve kuralları bellidir. Örneğin, bir kurum deprem teminatı alıyor ve serbest tarifeye tabi değilse, koşulların birebir aynı olduğu karşılaştırmalı tekliflerle tüm rakiplerin aynı primi getirmiş olması beklenir. Eğer bir teklif daha düşükse teknik olarak bakılacak ilk yerlerden biri deprem koşulları olmalıdır. Depremde bize bir şey olmaz demeyin, Sigorta 101 Yakın Sebep Prensibini hatırlayın. Burada indirim almak için yapacağınız her hareket deprem ve deprem nedeniyle oluşacak zararlarda cebinizden daha çok para çıkması anlamına gelir.
Özellikle büyük risklerde olay başı/ yıllık toplam gibi sigortalının çok hakim olmadığı terimlerin altında yapılan değişiklikler, muafiyet veya limit revizyonları, sigorta türüne göre primi etkileyen teminatlara yapılan dokunuşlar, ilk etapta göze hoş görünse de , olası sonuçlarına hazırlıklı olmanız gerekir. Günün sonunda maliyet düşürmek için bu alternatifleri seçmek zorunda kalabilirsiniz, bu durumda da üzerinizde tutacağınız kısmı öngörüp bir kenara not etmekte fayda var.
Hazırlıklı olmanızı önereceğim bir diğer konu da özellikle birden fazla sigortacının hisse aldığı risklerde nihai maliyetlerin geç belli olmasıdır. Bu gibi karmaşık tekliflerde indirim baskısı ters tepebilir, sigortacılar işten çekilmek isteyebilir, öngörülen primin üzerinde bir maliyeti kabul etmek zorunda kalabilirsiniz.
Paket poliçelerde son dakika da teklif ekranında işaretlenen bazı kutucuklar kayda değer indirimler sağlayabilir. Kasko, konut gibi bireysel poliçelerdeki , filo indirimi, emekli indirimi, Ltd. / A.Ş. çalışanı indirimi, öğretmen indirimi gibi şirketten şirkete değişen çeşitli indirim başlıkları eğer gerçeğe uygun değilse hasar anında canınız sıkılacaktır.
Pazarlıklar esnasında sadece dip toplama odaklanır ve geleneksel satın alma tarzıyla kararınızı son dakikaya bırakırsanız, farkı yaratan detayları kaçırmanız olasıdır. Teminatta bir cümle değişmiş, risk için bazı koşullar getirilmiş, daha önce olmayan bir şart eklenmiş olabilir. İlginç şekilde, farkın nereden kaynaklandığı sigortalıya yazılı ve sözlü anlatılmasına rağmen önemsenmediği durumlarla da karşılaştım. Ticari jest sınırlarını aşan konular için bile "her yıl bu kadar prim ödüyoruz, olduğunda konuşuruz" diyenler olabiliyor.
Teknik olarak yapılabilen ama ticari yönden mantıklı olmayan diğer bir indirim yeri de aracı komisyonları. Sonuçta hayatını bu işten kazanan acente ya da brokerin işi almak adına gelirinden vazgeçmesi bana göre sigortalılar açısından dikkatli değerlendirilmesi gereken bir durum. Sigorta iyi ve kaliteli bir hizmet gerektirir, aracının hizmeti verebilecek donanım ve yetkinlikte insan kaynağı olmalıdır. Rekabet ortamında yapılan temelsiz indirimler hem aracının hizmet veremeyecek zayıflığa düşmesi, hem de sigortacının risk karşılığı tahsil etmesi gereken teknik primi alamaması anlamına geliyor ki, bunlar sürdürülebilir olmadığı gibi ciddi sıkıntılara yol açabilir. Bu durum uzun süredir sektörün oyuncuları için önemli bir problem ve sektöre verdiği zararın boyutları anlaşılamıyor. İster acente ister broker, kim olursa olsun yatırımlarının, maliyetlerinin, emeğinin ve uzmanlığının karşılığı bir geliri elde etmelidir. Bu gelirin miktarına, hangi hizmetler için ne ölçüde verileceği konusunda sigortalı ile beraber karar verilebilir.
İyi bir danışman, teknik bilgisi ve kurumunuzun yapabilirlikleri çerçevesinde gerçek rakamlar ve istatistikler kullanarak alternatif yapıları değerlendirmenize yardımcı olur. Ancak bunu son dakikaya bırakmamak gerekir. Daha önce paylaştığım gibi , içinde olduğumuz dönemde değişen sadece primler değil, sektörün risk kabul kriterleri gözden geçiriliyor, primin yanı sıra etkin ve doğru risk yönetimi, sigortalının geçmişi, sigorta programının içeriği gibi pek çok konu bir arada değerlendiriliyor. Önümüzdeki yılı risklerinizi ölçmek, iyileştirmek ve en uygun şekilde devretmek için iyi bir fırsat olarak görüp kullanmakta fayda var.
Herkese kolaylıklar
Comments