top of page
Yazarın fotoğrafıZeynep Turker

HERKES ŞAPKASINI ÖNÜNE KOYMALI

2022 nin son çeyreğinden itibaren sigorta sektöründe yaşanan gelişmeleri sektörde faaliyet gösteren herkes dile getirdi. Artan maliyetler, yüksek enflasyon, döviz kurlarındaki fırtına ve global piyasalardaki değişim rüzgârlarının etkisiyle sigorta maliyetleri artmakla kalmadı, muafiyetler arttı, kapasiteler daraldı, teminatlar sınırlandı.

İlk sinyaller Baden Baden Konferansında verilmişti, alternatif piyasalara ihtiyaç duyan Türkiye Piyasası Dubai Reasürans günlerinde yeni piyasalara riskleri tanıttı, ek kapasiteler için alternatif piyasa arayışları sürdü


Maalesef Şubat ayında yaşanan korkunç deprem felaketi sonrası sigorta şirketlerinin ve doğal olarak destekleyen reasürans piyasasının aldığı darbe eklenince teknik karlılık hasar/prim oranları, devreden ve muallak hasarlar gibi, sigortalı dünyasına yabancı pek çok konu artık tüm sigorta şirketlerinin yönetim kurullarının gündeminde.


2002 den 2023 e global sigorta ve reasürans piyasasında gözle görülür artış P&C - Property & Casuality- yani Sabit Kıymet ve Sorumluluk sigortalarında oldu.


2023 ilk çeyreğinde Küresel endüstriyel sigorta fiyatları 2022 ilk çeyreğine göre %4 arttı.

Kırılıma baktığımızda '22 çeyreğinde %7 artan sabit kıymet fiyatlarının '23 ilk çeyreğinde %10 arttığını görüyoruz.

Temel branşlar bazında baktığımızda global fiyat endeksi- bir önceki yılın ilk çeyreğine göre; Sabit Kıymet +10% -Sorumluluk +3% - Finansal ve Profesyonel Sigortalar -5% - Siber : +11%

Türkiye ye destek veren Kıta Avrupası'ndaki değişimlere baktığımızda, fiyatların

- Ocak ayında reasürans piyasasında reasürans şirketlerinin deneyimlediği trete yenilemeleri - Aşırı hava olayları nedeniyle artan kayıplar ve modellenmemiş orman yangınları ve sel gibi ikincil tehlikeler - Enflasyon - CAT- Katastrofik riske maruz kalan, zayıf risk profiline sahip sigortalılar, kimyasal ve gıda gibi yüksek riske sahip endüstrilerde yoğunlaşan kayıplar ve yaşanan kapasite zorlukları nedeniyle daha yüksek fiyatlandırma - Sigortacıların risk konusunda dikkatli ve titiz yaklaşımları, fiyatlamada riski azaltma veya hafifletmeye yönelik tedbirleri değerlendirmeleri - Yaptırımlar, savaşlardan etkilendiğini görüyoruz.


Sorumluluk sigortalarına gelince her çeyrekte arttığı gözlenen bu branşta artış biraz sabitlenmiş gibi görünse de piyasayı lider kapasiteler yönlendirmeye devam ediyor. ABD riskleri ve enflasyon hala sigortacıların dikkatli gözleminde. Piyasaya katılan yeni oyuncular rekabeti etkilese de liderler söz sahibi . Ancak kapasitelerdeki daralmalar devam ediyor. Bu da eskiden bir iki katmanda tamamlanabilen limitlerin daha çok katmanlı olması demek

(layer) Bu branşlardaki artış %4- %6 arasında


Fiyatlama ve kapsam açısından daha sakin görünen özel Riskler piyasasına baktığımızda Yönetici Sorumluluk ( D&O), Mesleki Sorumluluk ( PI) ve BBB ( Banker's Blanket Bond) da , son 5 yıldır devam eden türbülansın azaldığını ve maliyetlerin bir miktar düştüğünü söylemek mümkün

Kaynak; Marsh Global Market Indeks 2023


Sadece ekonomik gelişmeler değil, devam eden Rusya Ukrayna gerilimi, uygulanan ambargo ve yaptırımlar, savaş riskleri, politik şiddet riskleri ve her geçen gün yenisi eklenen siber tehditler sigortacıların gündeminde yerini koruyor.


Ülkemizde 2022 sonu itibariyle başlayan kapasite daralması, özelikle Ocak yenilmelerinde iyi yönetilen risklerin bile teminat bulmakta zorlandığı bir dönemi getirmişti. Bugün, özellikle sigorta şirketlerinin sermayelerine ilişkin söylentiler, trete reasürörlerinin kar sıkıntısı ve her geçen gün artan maliyetlerdeki öngörülemez değişimler devam ettiği müddetçe, sigorta yaptırırken karşılattığımız artışların ve zorlukların artarak büyüyeceğini söylemek yanlış olmaz.


Ulusal sigorta piyasamızda yaşanan ve sigortalıların bütçelerini şaşkına uğratan bu duruma bir günde gelinmedi. Başlıkta "herkes şapkasını önüne koysun" derken sigorta şirketi, aracı ve sigortalılar olarak uzun yıllardır devam eden zorlu ve sürdürülemez rekabetin bugün bizleri getirdiği durumu değerlendirip, ders çıkarılması gerekmez mi?


Sektörün lokomotifi araç sigortalarında trafik ve kaskodaki durum herkesin malumu. Trafik sigortalarında önlem ve değişiklikler yapılsa da bu branştaki zararın eritilmesi için çok radikal çözümler gerektiği muhakkak. Sigortalılar bir trafik poliçesi yaptırana kadar kırk takla atarken, kasko primlerindeki artıştan kaynaklanan şikayetlerin tonu her geçen gün daha da yükseliyor. Yüksek enflasyon, parça ve işçilik ücretlerindeki artış, dövize bağımlılık ve mevzuat zorunlulukları nedeniyle primlerdeki artışlar kaçınılmaz olmakla kalmıyor, muhtemelen olası hasarlar dikkate alındığında ileride yeterli bile olmayabilir.


Sabit Kıymet sigortalarında yıllarca sadece deprem fiyatına yapılan sigorta poliçeleri, aracılardan istenen komisyon iadeleri, yetersiz risk teftişleri, pandemi de kullanım azaldığı için sanki sonrası yokmuş gibi yapılan indirimler, art arda gelen felaketlere rağmen devam eden düşük fiyat politikalarının sonucunu yaşıyoruz.


Sigorta yenileme zamanı dip toplama odaklanıp, içerik ve kapsam konusuna yeterli zaman ayırmayan sigortalılar, göz ardı edilen risk yönetimi, kağıt üstünde harika ama uygulamada yetersiz önlemlerle gele gele ancak buraya kadar gelebildik. Deprem bu konuda önemli eksiklikleri gün ışığına çıkardı.

Aracıların baskısı, sağlıksız hasar dataları, eksik risk bilgileri, sormadan yapılan emrivaki indirimler, komisyon iadeleri, sigortalıyı fonlamaya kadar varan artık ticaretin doğasına da aykırı hareketler nedeniyle teknik karar yerine ticari kararların alınmasıyla, fiyatlar uzun yıllardır global piyasanın çok çok altında kalmıştı.


Sağlık sigortalarındaki artışlar ise gerçekten aldı başını gitti. 3 kat 5 kat artan sigorta primlerinin sürdürülmesi, artan enflasyon karşısında sürekli eriyen kazançlarla pek olası görünmüyor. ÖSS lüks, TSS pahalı oldu.


Primlerdeki artışlardan sigortalı isyanda, öngörülemeyen ekonomik koşullar ve artan maliyetlerden sigortacı isyanda, ikisi arasında kalan ve her geçen gün hayatları zorlaşan aracılar isyanda. Herkesin birbirini şikayet ettiği, tartışma ve atışma ortamını sürdürmenin bence pek anlamı yok.


Resim çok net,

Sigortalı olmak için prim ödemek yetmiyor. Riski iyi yönetmek, riskleri iyi tespit etmek, önlem almak ve ve sigortalı değilmiş gibi yaşamak gerekiyor.

Sigorta ve risk yönetiminin kurumların süreçlerine entegre edilmediği durumda, bu sorunlar yaşanmaya devam edecek gibi duruyor.

Sigortalılar tarafında , sigorta poliçelerinin iyice incelenmesi, klozların anlaşılması, sigorta bedellerinin güncellenmesi, risk yönetimi yatırımlarının artırılması gibi alınması gereken upuzun bir yol var.


Sigorta şirketlerinin teknik fiyatlamanın sağından solundan dolaşmayı bırakıp detaylı risk analizi ve teknik değerlendirmeyi önceliğe alması ve bu konuda birbirlerini desteklemeleri gerekiyor.

Karar verici ve yönlendirici otoritelere burada çok büyük sorumluluklar düşüyor. Son günlerdeki açıklamalar bir dizi önlemler ve yeni yapılanmalar yoluyla hem çözüm arayışında yol alındığını hem de sektörün hak ettiği yere taşınmasındaki çalışmalarını duyuyoruz.


Sigorta şirketleri birkaç haftadır medya ve sosyal medya da karlarını açıklıyorlar. Mart sonu teknik sonuçlara bakarsak;

Brüt primler ve brüt hasarlar karşılaştırması % 140 , Hayat dışı şirketler Mart sonu Hasar Prim Oranı %84, reasürans şirketleri ile beraber % 118 , Kazanılmış primler karşılığı hasar tutarı da %72 -

2023 Mayıs ayı özet tablosuna göre , Sigorta şirketlerinin brüt teknik kar oranı hayat dışı şirketlerde %3,5, Hayat şirketlerinde %13,9 , sektör ortalaması %4,9 - Mayıs sonu üretilen toplam prim 104 Milyar TL-

Kaynak; https://www.tsb.org.tr/tr/announcement/2023-yili-mart-sonu-teknik-sonuclari-belli-oldu


Haziran da eklenen ve ödenen yeni hasarlarla tablonun çok değişmeyeceğini varsayarsak, bu kar oranlarıyla global şirketlerinin ana merkezlerinin ve reasürans kapasitelerinin reaksiyonunu tahmin edebiliriz.


Temmuz ayı global sigorta piyasasında önemli yenilemelerin ayıdır. 3. çeyrek sonuçları, 2024 de bizi nelerin beklediğine dair ipuçları verecek.


Sigortalı kurumlar için bu süreyi iyi değerlendirip, başta risk analizleri olmak üzere, finansal analizlerle muafiyet seviyelerini çalışmak, yeni döneme ve maliyetlere hazırlıklı olmak için hala geç değil.


Herkese iyi çalışmalar ve kolaylıklar.








64 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


bottom of page